İstanbul’un Avcılar ilçesi Cihangir Mahallesi’nde 2 Eylül Cuma günü cep telefonunu kontrol etmek isteyen babası Sebahattin D. (40) ile tartışan 16 yaşındaki İlknur D., birinci kattaki evinin balkonundan atladı.
Yaralanan İlknur D., yoğun bakımda tedavi altına alınırken, babası karakolda ifadesi alındıktan sonra serbest bırakıldı.
‘Babası burnunu kırdı’ iddiası
Ablası Vesile D., İlknur’un babasının yumruğuyla burnunun kırıldığını, öldürmekle tehdit edince de balkondan atlayıp kaçmak istediğini iddia etti.
Kardeşinin kolunda, bacağında ve belinde kırıklar olduğunu söyleyen Vesile D., ameliyata alınmak üzere bir başka hastaneye sevk edildiğini, felç kalma ihtimali olduğunu ifade etti.
“İlk şiddeti bana uyguladı”
Kardeşiyle birlikte şiddete maruz kaldıklarını DHA’ya anlatan Vesile D., “Ben 3 yaşındayken annem ve babam ayrıldı. Babam yeni eşi için bizi terk etti. Yıllarca babamı görmedim. Belli bir zaman sonra bizi yanında istediğini, bir kardeşimiz olduğunu söyledi. Ardından babamın yanına gittik. İlk başta psikolojik baskı başladı, sonra şiddete dönüştü. İlk şiddeti bana uyguladı. Şiddet artmaya başlayınca 2020 yılında annemle yaşamaya başladım. Babam tekrar çağırdığında, her gidişimde dayak yiyip geri döndüm. Babam tarafından ölüm tehdidi alıyordum.
“Kız kardeşimle benim konuşmamı yasakladı”
Ben evden ayrıldıktan sonra babam kız kardeşimle benim konuşmamı yasakladı. Kardeşimle hiçbir şekilde iletişime geçemiyordum. 16 yaşında bir çocuktan bahsediyoruz, bu hale geldi. Kardeşim derslerinde çok başarılı bir çocuk. Yanıma gelmek istemiyordu çünkü eğitimine çok önem veren bir çocuk. Onun için hayatı ‘eğitim’ demek. Tek istediği şey avukat olabilmek. Sırf eğitim düzeni bozulmasın diye babamla kalmaya devam etti. Kardeşimle gizli bir şekilde iletişim kurduk. Görüşeceğimiz zaman gizli buluştuk. Benimle ya da annemle görüştüğü takdirde kardeşimi öldüreceğini söylüyordu.” diye konuştu.
“Korkusundan balkondan atlayıp kaçmaya çalışıyor”
Vesile D., “Evde ufak bir tartışma çıkıyor. Babam direkt kardeşime şiddet uyguluyor. Üvey annemle birlikte çocuğun burnunu kırıyorlar. Hastaneye götürmek yerine odaya kilitliyorlar. Sabah aynı şekilde kahvaltı etmek için odadan çıkıyor, yine kavga çıkıyor. İlknur’u bir kez daha dövüp, evden çıkıyorlar. Babam üzerine kapıyı kilitlerken, ‘Seni öldüreceğim, senin canını ben alacağım’ diyor. O an mantıklı düşünebilecek hali yok, o da onlar evden çıkar çıkmaz korkusundan, balkondan atlayıp kaçmaya çalışıyor.
“Felç kalma ihtimali var”
Balkonun yüksekliği 2 metre bile değil. Balkondan atladıktan sonra ambulans ve polis diye çığlık atıyor. Hastaneye geliyorlar, İlknur’un durumu şu an ağır. Doktorlardan gelecek haberleri bekliyoruz. Hepimizin eli kolu bağlı. Omuriliğinde hasar var. Omurilik sıvısı akmış. Şu an durumunun ne olduğunu bilmiyorum. Felç kalma ihtimali var. Bu çocuğun beli kırılıyor, ayağı kırılıyor, kolu kırılıyor. Babam karakola götürülüyor, karakolda ifade veriliyor ve serbest bırakılıyor.” dedi.
“Kimse ‘başıma gelmez’ demesin”
Şiddete maruz kalan kadınlara seslenen Vesile D., “Ben kardeşim için adalet istiyorum. Aynı zamanda babamın cezasını çekmesini istiyorum. Şu an serbest. Bana zarar vermeyeceğini nerden bilebilirim? Kimsenin korkmasına, kaçmasına gerek yok. Bazı şeyler gizlendikçe artar. Arttıktan sonra da başa çıkılamaz hale gelir. Kimse başıma gelmez demesin. Herkesin başına gelebilir.” dedi.