Kemal Kılıçdaroğlu‘nun cumhurbaşkanlığı adaylığına karşı çıkıp 6’lı Masa’dan ayrılan ÂLÂ Parti Genel Lideri Meral Akşener’in bundan sonra nasıl bir tutum alacağı merak konusu oldu. Adaylık için Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu isimlerinde direten Akşener, Habertürk müellifi Sevilay Yılman’a konuştu.
KILIÇDAROĞLU’NA BİR KOŞULU VAR
Akşener’le yaptığı görüşmeyi Habertürk yayınında anlatan Yılman, GÜZEL Parti önderinin olayların buraya gelmesinden ötürü üzgün olduğunu lisana getirdiğini aktardı. Meral Akşener, masaya dönmesi için Kılıçdaroğlu’nun Mansur Yavaş yahut Ekrem İmamoğlu’nun cumhurbaşkanlığı adaylığını kabul etmesini kural koştu.
“KİŞİSEL ÇIKARLARIM İÇİN KİMSEYLE PAZARLIK YAPMADIM”
Akşener, Yılman’a yaptığı konuşmada, şunları söyledi: “Ben ferdî çıkarlarım için hiç kimseyle pazarlık yapmadım. Şayet o denli bir şey düşünüyorlarsa gelsin meskenimi taşlasınlar. Bu iki ismin karşılığı benden de, Kemal Bey’den de, öteki isimlerden de çok yüksek.
“SEÇİMİ KAZANMAK İSTİYORSAK YAVAŞ YAHUT İMAMOĞLU’YLA YOLA ÇIKMALIYIZ”
Biz bu seçimi almalıyız dedim almak için de araştırma şirketlerinin yaptığı iki ismi koydum. Biri Ekrem İmamoğlu biri Mansur Yavaş bu seçimi kazanmak istiyorsak bunlardan biriyle yola çıkmalıyız dedim.
“GURUR YAPMADAN O MASAYA GERİ DÖNERİM”
Kim olursa olsun biz bütün gücümüzle varız dedim. Masa ya da Kemal beyefendi benim değil milletin bu istediği kabul ederse gurur yapmadan o masaya geri dönerim. Kâfi ki biz bu seçimi alalım, kâfi ki Erdoğan’ı gönderelim. Ben masadan kalkmadım, kaldırıldım.”
NE OLMUŞTU?
6’lı Masa’da kendilerine dayatılan Kılıçdaroğlu ismini kabul etmediklerini söyleyen Meral Akşener, Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu’na seslenerek şunları söylemişti: “Son noktada altılı masa artık millet iradesini kararlarına yansıtma kabiliyetini kaybetmiştir. Bu masa artık potansiyel adayların tartışılabildiği ortak akıldan çıkmış, tek bir adayın tasdiki haline çalışan noter masasına dönüşmüştür. Biz imzamızın ve sözümüzün gerisindeyiz. Lakin ne kumar ne noter masasında olmayacağız. Yeni asrı göz nazaran göre hiç etmeyeceğiz. Milletimizin kazanma ümidini yok etmeyeceğiz. İnatla ve ısrarla biz demeye devam edeceğiz.
“MİLLETİMİZ SİZİ MİSYONA ÇAĞIRIYOR”
Bu yüzden Sayın Mansur Yavaş ve Sayın Ekrem İmamoğlu’na davet yapıyorum. Tüm engellemelere karşın çok çalıştınız. Vazifenizi en âlâ halde yaptınız. Milletimizi enkaz altında bile yalnız bırakmadınız. Çok kritik bir kırılmanın eşiğinde milletimiz sizi vazifeye çağırıyor. Bu görev dayatmayı değil, dayatmacılığı yıkma görevidir. Hiç kuşkumuz yok ki bu görev reddedilmez bir görevdir. Bu davetin sahibi millettir. Bu saatten sonra bizlere düşen seçim yapmaktır.”