Sağlık Bakanlığı, vilayet sıhhat müdürlükleri ve hastanelere gönderdiği yazıda, medikal estetik kursları düzenlenmesi ve sertifika verilmesinin yasak olduğunu hatırlatarak, bu cins faaliyetlerin ilgili kuruluşlara bildirilmesini istedi.
Sağlık Bakanlığı, vilayetlere gönderdiği yazıyla medikal estetik kursları düzenlenmesi ve sertifika verilmesinin yasaklandığına dikkati çekerek, bu cins faaliyetlerin ilgili kuruluşlara kesinlikle iletilmesi gerektiğini bildirdi.
Edinilen bilgilere nazaran, Bakanlık tarafından geçen hafta vilayet sıhhat müdürlükleri ve hastanelere medikal estetik sertifikaları ve kurslarıyla ilgili yazı gönderildi.
Yazıda, 2003’te bir periyot uygulanmasına müsaade verilen medikal estetik sertifika eğitimlerinin 2008’de yayımlanan Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sıhhat Kuruluşları Hakkında Yönetmelik kapsamında yürürlükten kaldırıldığı, sertifika yahut buna emsal yetki evrakına dayanılarak unvanlarda “estetik” yahut benzeri manaya gelecek hiçbir ibare kullanılamayacağı, bu tip süreçlerin de yalnızca ilgili alandaki tabip ve uzman hekimler tarafından tıbbi süreç olarak yapılabileceği anımsatıldı.
Sağlık Bakanlığı Sertifikalı Eğitim Yönetmeliğinin de Bakanlıkça belirlenmiş alanlarda ve standartlarda verilen eğitimler sonrası sertifikaların tescil edilmesini içerdiğine dikkati çekilen yazıda, kazanılmış haklar hariç medikal estetik sertifikasının yürürlükten kaldırıldığı, bu isimde ve gibisi manalara gelecek eğitimlerin düzenlenmesi, iştirakçilere sertifika verilmesinin hukuken mümkün olmadığı vurgulandı.
Bu çeşit faaliyetlere karşı hassasiyet gösterilmesi, ilgili kuruluşlara bildirilmesi istenen yazıda, Bakanlıkça “sertifikalı eğitim alanı” olarak kabul edilen programların Bakanlığın internet sitesinden teyit edilebileceği bildirildi.
“Yasal düzenlemeye rağmen kurs düzenlemeye devam ediyorlar”
Türk Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Derneği Lideri, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Kolu Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Vargel, bahse ait değerlendirmelerde bulundu.
Sertifikasyon programının 2003’te medikal estetik teşebbüslerinin denetimsiz bir biçimde ilerlemesini önlemek hedefiyle geliştirildiğini ama eğitimlerin hekim olmayan bireylerce de alınmasından kaynaklı itirazlar ve uygulamada yaşanan sıkıntılar nedeniyle 2008’de iptal edildiğini anlatan Vargel, şu an yalnızca 2008’e kadar verilen sertifikaların geçerliliğini koruduğunu belirtti.
Prof. Dr. Vargel, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Yasal düzenlemeye rağmen kimi doktor kümeleri hatta medikal estetisyen sertifikasına sahip bireyler, bu kursları düzenlemeye bir furya halinde devam ediyor. Sertifikasyon kurslarına katılanlar çok yüklü paralar ödüyor. Sertifikalarını aldıklarında da bunu diploma üzere asarak insan üzerinde ‘medikal estetik’ olarak isimlendirilen, güya cerrahi dışı, ki aslında bir kısmı da cerrahi süreçtir, uygulamaları yapıyorlar. Bu durum, estetik talebi olan insanlarımızın bir yarar kapısı haline getirilmesine ve ortaya çıkacak birçok komplikasyon tehlikesiyle de karşı karşıya kalmalarına neden oluyor.”
Bu meseleleri Sıhhat Bakanı Fahrettin Koca’ya da ilettiklerini ve hassasiyetlerinin dikkate alındığını kaydeden Vargel, “Bu alan yalnızca plastik cerrahi ve dermatologların uzmanlık alanıdır. İnsan bedenine yapılacak bir teşebbüsün bunun eğitimini almış tabiplerce gerçekleştirilmesi kaidedir, 1219 sayılı Kanun’da da düzenlenmiştir.” diye konuştu.
Prof. Dr. Vargel, “İnsanların ehil olmayan şahıslara gitmesinin önlenmesi, fırsatçı, yetkisiz şahısların bu beşerler üzerinden haksız yarar elde etmesi, uzman olmak için yıllarını bu işin eğitimine adayan doktorlarımızın haklarının korunması açısından bu yazı çok kıymetli. Bu berbat gidişe ‘dur’ dedikleri için Bakanlığımızı hem kutluyoruz hem de destekliyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
Kısa vadeli kurslarla bu alanda uzmanlaşmanın mümkün olmadığının da altını çizen Vargel, “İnsanlar, 2 bin, 10 bin, 15 bin, 20 bin, 50 bin lira üzere kursuna ve müddetine nazaran değişiklik gösteren fiyatlar ödedi. Lakin bu sertifikalar geçersiz olduğu için ‘kurs ücreti’ ismi altında ödedikleri parayı geri alabilirler. Bu haksız bir yarardır, bugün o insanların aldığı sertifikalar kağıttan ibarettir, hiçbir geçerliliği yoktur. Lütfen sertifika programına katılanlar ve o kursları açanlar bir defa daha düşünsünler.” ikazını yaptı.
Prof. Dr. Vargel, dernek olarak bu adımı desteklediklerini ve bu tip kurs uygulamalarına karşı mevzunun takipçisi olacaklarını vurguladı.