Bekin, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, son iki yıl içerisinde İsrail’in, Cenin Kampı’na düzenlediği baskınlarda, 100’den fazla Filistinlinin ömrünü yitirdiğini anımsattı.
Doğan Bekin
İsrail’in geçtiğimiz pazartesi günü düzenlediği hücumlarda ise 12 kişinin hayatını kaybettiğini, 100’den fazla kişinin de yaralandığını hatırlatan Bekin, “Başpiskopos Desmond Tutu’nun dediği üzere; şayet ki bir yerde adaletsizlik varsa ve siz bu adaletsizlik karşısında sessiz ve tarafsız kalıyorsanız, biliniz ki zalimin tarafını seçmişsinizdir. Ukrayna işgal edildi diye egemenliğin ehemmiyetinden dem vuran Batı dünyasınca, kelam konusu Filistinli mülteciler olunca egemenliğin hiçbir değeri ortaya konulmamaktadır.” diye konuştu.
Bekin, İsrail’in katliamlarına devam edip Cenin Mülteci Kampı’nı ortadan kaldırmaya çalıştığını, Memleketler arası Ceza Mahkemesinin ise bu durum karşısında ikili standart uygulayarak yalnızca Ukrayna ile ilgilenmesinin dikkatlerden kaçmadığını söyledi.
Filistin’de devam eden insan hakları ihlalleri karşısındaki suskunluğun nereye kadar devam edeceğini soran Bekin, “Altyapı ve temel hizmetlerin kasıtlı olarak maksat alınması, Cenin’de insanların tıbbi erişimden yoksun kalmalarına neden oldu. Ne yazık ki milletlerarası toplum, Cenin’de tırmanan krize karşılık vermekte geç kaldı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun ‘Bu ne birinci ne de son olacaktır’ formundaki açıklamasını şiddetle telin ediyorum.” sözünü kullandı.